Yavaşlamak ve Anı yaşamak

Hayatımızda yavaşlayarak ve adım adım ilerleyerek yola devam etmek önemlidir.

Hızlı yapılan işlerde verimlilik yoktur. Hızlı yenilen yemekler, hızlı yaşanan ilişki ve aşklar bir süre sonra etkisini yitirir.

Yavaşlamak aslında zaman kaybı değildir, aksine, yavaşlayarak, işimizi daha bilinçli ve farkında olarak yapabiliriz.

Hız çağında, her türlü imkanın bulunduğu ve hızlı bir şekilde ulaşılabilecek araçların olduğu bir dönemde yaşıyoruz.

Yavaşlayan kişinin anın ve kendinin farkında olması, olayların seyrini değiştirebilir.

Elektronik cihazların kullanımıyla daha çok bilgiye kolayca ulaşabiliyoruz. Esasen bu bizim işimizi kolaylaştırmıştır, ama negatif etkilerini de hayatımızda görebiliyoruz.

Düşünülerek ve ağır, ağır yapılan işlerin sonucu daha olumlu olur.

Anda kalmak, anın tadını çıkarmak önemlidir. Geçmişte ve gelecekte yaşamadan, sadece ana odaklanmak ve gereğini yapmak, insanın verim almasına olanak sağlar.

Geçmiş ya da gelecek kaygısı insana bir şey kazandırmaz, önemli olan anı yaşayarak mutlu ve huzurlu olabilmektir. Anı yaşamayı kaçıran insanlar, sürekli tedirgin ve üzgündürler, çünkü o anın hakkını verememişlerdir.

İnsan ömrünün anlardan ibaret olduğunu ve yaşanılan günlerden ibaret olduğunu bilmek gerekir.

Odaklanınca ve yaptığı işe değer ve kalite katınca, insanın hayatında, çok önemli atılımların gerekleşmesine tanıklık ederiz. Yavaşlayarak ve anı yaşayarak, hayatımızı daha da güzelleştirmiş ve çok daha verim almış oluruz.