Değişim ve Gelişimi Engelleyen Unsurlar

Öncelikle bizi engelleyen hususların başında, takıntı, tembellik, erteleme ve ilk adımı atamama gibi durumların gelmesi gelir.Bizler eğer gelişime ve değişime açık değilsek ileriye gitmemiz mümkün değildir. Geri kalmış ülkeler ve insanlar, okumadıkları ve kendilerini geliştirmedikleri için geri kalmışlardır. Bunun bedelide ağır olmuştur ve olacakta. Gelişlmiş insanlar, Sanata, Edebiyata, Şiire ve Felsefeye ilgi duyanlar ve bütün bunları hayatlarına taşıyanlardır. Geri kalmış ülkelerde insanların dedikodu, fitne, fesat ve hasetle, Düşmanlıkla birbirlerine davrandıkları görülüyor. İnsanlar ve Toplumlar geliştikçe refah düzeyi yükselir, teknolojide ve bir çok alanda gelişme gösterirler. Günümüzde gelişmeyi engelleyici unsurların başında tembellik, nemelazımcılık ve kıskançlık gelir. Son bir kaç asırdır, Avrupa bir çok alanda gelişme göstermiş, ancak doğuda ki ülkeler her konuda geri kalmışlardır. Bunun nedenleri açıktır, çalışmama, kalitesizlik ve üretimden çok tüketimin olması sebepler arasındadır. Dinimizin emri, çalışmak, üretmek, gelişimi ve değişimi destekler olduğu halde, insanlar tam bunun tersini yaparak, bir nevi emre iteatsizlik olduğundan cezası da ağır olmuştur. Batıda insanlar okuyor , araştırıyor ve yeni gelişmelere kafa yoruyor ve sonunda başarılı oluyorlar. Günümüzde yaşanılan din algısı yanlış olduğu için, yaşanılan dinde geri bırakıyor ve cehalet yayılıyor.Dolayısıyla kendi değerlerimizle değil başkalarının değerleri ile hayatımıza yön veriyoruz. Esasen, engelleyici unsurlardan kurtulduğumuz sürece, hem gelişir, değişir, ve refah düzeyine geçmemiz mümkün hale gelir. Öncelikle ölü toprağını üstümüzden atarak ve cehaletten kurtularak, önemsememiz gereken şeyleri önemseyerek işe başlayabilir bu uğurda yolumuzu bulmamız için Allah,tan yardım dileyebilmeliyiz.